Dün Bob'a bir şey olmuş olmalı.
- Something must have happened to Bob yesterday.
Sanırım Tom'a bir şey olmuş olabilir.
- I think something may have happened to Tom.
Olaylar tam onun tahmin ettiği gibi meydana geldi.
- The events unfolded just as she predicted.
Bütün gün sandalyede oturdu, geçmiş olayları düşündü.
- She sat in the chair all day, thinking of past events.
The most incredible thing about miracles is that they happen.
- Das Unglaublichste an Wundern ist, dass sie geschehen.
Yes, it did happen, but not in this year.
- Ja, das ist geschehen, aber nicht in diesem Jahr.