gerilmemiş

listen to the pronunciation of gerilmemiş
Turkish - English
unstrained
unstretched
unstressed
ger
{f} strained

Their marriage has been strained lately because of financial problems. - Mali sıkıntılar nedeniyle evlilikleri son zamanlarda gerildi.

The atmosphere became strained when he came. - O geldiğinde ortam gerginleşti.

ger
stretch out
ger
{f} stretch

I got out of bed and had a good stretch. - Ben yataktan kalktım ve iyi bir gerindim.

Dad stretched after dinner. - Babam akşam yemeğinden sonra gerindi.

ger
{f} tense

Tom's meeting with his boss was very tense. - Tom'un patronuyla buluşması gerilimli idi.

In the most thrilling moment, everyone looked very tense. - En heyecanlı anda herkes çok gergin görünüyordu.

ger
{f} straining
ger
{f} tensed

Relax. You're all tensed up. - Rahatlayın. Hepiniz gerginsiniz.

ger
{f} strain

The atmosphere became strained when he came. - O geldiğinde ortam gerginleşti.

Great strain was put on Tom and Mary's marriage by the constant meddling of Mary's mother. - Mary'nin annesinin sürekli karışmasından Tom ve Mary'nin evliliğine büyük bir gerginlik konuldu.

ger
{f} stretched

He stretched and took a deep breath. - Gerindi ve derin bir nefes aldı.

My father stretched after dinner. - Babam akşam yemeğinden sonra gerildi.

ger
tense up
ger
recover

He soon recovered his composure. - Kısa sürede soğukkanlılığını geri kazandı.

He has completely recovered and can go back to work. - Tom tamamen iyileşti ve işe geri gidebilir.

English - English

Definition of gerilmemiş in English English dictionary

ger
v do [ON gera]
ger
in the Torah, the term applied to the resident non-Israelite who could no longer count on the protection of his erstwhile tribe or society (language=Ivrit) ["A Modern Commentary," Rabbi Gunther Plaut]
ger
form of a verb which acts as a noun (Grammar)
ger
Traditional housing of the Mongolians A round, felt tent Especially in the countryside this is the most comen housing
ger
German
ger
gerund
English - Turkish

Definition of gerilmemiş in English Turkish dictionary

ger
İskeleti tahtadan ve kalın maddelerden oluşan,kolayca inşa edilebilen ve atla bile taşınabilen at şeklinde çadır ev

Mongolian nomads live in gers.

gerilmemiş
Favorites