geri dönülmezlik

listen to the pronunciation of geri dönülmezlik
Turkish - English
irreversibility
The state or quality of being irreversible; irreversibleness
The quality of being irreversible; the lack of an ability to be reversed
the quality of being irreversible (once done it cannot be changed)
{i} quality of being irreversible, quality of being unchangeable
geri dön
turn away
geri dön
(Bilgisayar) go back

You should go back right now. - Şu an geri dönmelisin.

Let's go back before it begins to rain. - Yağmur başlamadan önce geri dönelim.

geri dön
(Bilgisayar) revert
geri dön
(Bilgisayar) go back to

Tom certainly wouldn't be pleased if Mary decided to go back to work. - Mary işe geri dönmeye karar verse, Tom kesinlikle memnun olmaz.

Tom had to go back to Boston. - Tom Boston'a geri dönmek zorunda kaldı.

geri dön
got back
geri dön
get back

If you don't have an accident on the snowy roads I think you should be able to get back safely. - Karlı yollarda bir kaza yapmadıysan, güvenli bir şekilde geri dönebilmen gerektiğini düşünüyorum

Tom has to get back to work. - Tom işe geri dönmek zorunda.

geri dön
{f} returning

The National Center for Education Information says a predicted teacher shortage won't pan out because teachers who left the profession are returning. - Ulusal Eğitim Bilgi Merkezi Mesleği bırakan öğretmenler geri döndüklerinden dolayı tahmin edilen bir öğretmen açığının sonuç vermeyeceğini söylüyor.

Tom will be returning soon. - Tom yakında geri dönecek.

geri dön
backtrack
geri dön
{f} return

When will you return? - Ne zaman geri döneceksin?

In order to return to our era, what should we do? - Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız?

geri dön
turn about
geri dön
{f} returned

After a long absence, she returned home. - Uzun bir yokluktan sonra eve geri döndü.

He returned home three hours later. - Üç saat sonra eve geri döndü.

geri dön
back to top
geri dön
backslide
geri dönülmezlik
Favorites