These insects are widely distributed.
- Bu böcekler geniş bir alana yayıldılar.
When Columbus discovered America, bison (American buffalo) inhabited a wide-ranging area.
- Columbus Amerika'yı keşfettiği zaman, bizon ( Amerikan mandası ) geniş bir alanda yaşıyordu.
Broadly speaking, dogs are more faithful than cats.
- Genellikle, köpekler kedilerden daha sadıktırlar.
Jim has broad shoulders.
- Jim'in geniş omuzları var.
The width of the road is insufficient for safe driving.
- Yolun genişliği güvenli sürüş için yetersiz.
What's the width of this road?
- Bu yolun genişliği nedir?
Generally speaking, the climate in England is mild.
- Genelde, İngiltere'de iklim yumuşaktır.
We generally drink tea after a meal.
- Biz genellikle bir öğünden sonra çay içeriz.
Usually, I'll be gone before the morning light.
- Genellikle, sabah ışığından önce gitmiş olurum.
He was a general in the Second World War.
- He was a general in WWII.
In general, men are taller than women.
- Generally, men are taller than women.
New York'un caddeleri çok geniştir.
- New York'un caddeleri çok geniş.
New York'un caddeleri çok geniş.
- New York'un caddeleri çok geniştir.
Onların eski nesille hiç ortak yanları yok.
- They have nothing in common with the older generation.
Eskiden cinsiyetin doğuştan kazanıldığını savunanlardandım, ama artık ikili cinsiyet sistemine çok karşıyım.
- I used to be really cis, but by now I've become pretty genderqueer.
Barbie bebeğine benzemek Mary'nin en büyük dileğiydi. Kötü cin bu dileği çok harfiyen yorumladı.
- It was Mary's greatest wish to look just like her Barbie doll. The evil genie interpreted this wish too literally.
Cin sihirli lambaya emildi.
- The genie was sucked into the magic lamp.
Bilgisayarı bozdun. Aferin, dahi.
- You broke the computer. Nice going, genius.
Japon öğrencilerinin genel kültür bilgisinden etkilendim.
- I was impressed by the general knowledge of Japanese students.