generally accepted, used, practiced, or prevalent at the moment

listen to the pronunciation of generally accepted, used, practiced, or prevalent at the moment
English - Turkish

Definition of generally accepted, used, practiced, or prevalent at the moment in English Turkish dictionary

current
(Askeri) YÜRÜRLÜKTEKİ; KULLANILMAKTA OLAN; CARİ
current
(Elektrik, Elektronik) elektrik cereyanı
current
şu anki

Şu anki pozisyonumdan memnunum. - I am content with my current position.

Ben şu anki gelirimden memnunum. - I'm satisfied with my current income.

current
kullanılan
current
güncel

Öğretmen güncel olaylara öğrencilerin dikkatini çekmeye çalıştı. - The teacher tried to interest the students in current events.

Ben önemli haberleri güncel tutmaya çalışıyorum. - I try to keep current with important news.

current
bugünkü
current
geçerli

Birtakım Avrupa ülkelerinde geçerli para birimi avrodur. Simgesi € şeklindedir. Bir avro yaklaşık iki Türk lirası değerindedir. - In several European countries, the current currency is the euro. Its symbol is €. One euro is worth about two Turkish lira.

Eski inanç hala yaygın olarak geçerlidir. - The old belief is still widely current.

current
yaygın

Eski inanç hala yaygın olarak geçerlidir. - The old belief is still widely current.

current
cari
current
{s} şimdiki

Saakaşvili iktidara geldiğinde Gürcistan'ın şimdiki milli marşı, 2004 yılında kabul edildi. - The current national anthem of Georgia was accepted in 2004, when Saakashvili came to power.

Tom Mary'nin şimdiki erkek arkadaşıdır. - Tom is Mary's current boyfriend.

current
akım

Pencere açmaktan kaçının; Sırtımda hava akımlarını hissetmek için büyük arzusu yok. - Avoid opening the window; I have no great desire to feel air currents on my back.

Hadi akıma karşı yüzmeye çalışalım. - Let us try to swim against the current.

current
içinde bulunulan an dilimi, akım (elektrik), akıntı (su, nehir...)
current
tutulan
current
şimdiki zamana ait
current
current expenses günlük masraflar
current
(isim) akım, akıntı, cereyan; eğilim
current
current history bugünün tarihi
current
revaçta olan
English - English
current

current fashions.

generally accepted, used, practiced, or prevalent at the moment
Favorites