Kim means to be a diplomat in the future.
- Kim gelecekte bir diplomat olmaya niyet ediyor.
My interest is in the future because I'm going to spend the rest of my life there.
- Merakım gelecekte çünkü hayatımın geri kalanını orada geçireceğim.
I wish to become a dentist in future.
- Gelecekte bir dişçi olmayı istiyorum.
I must try to do better in future.
- Gelecekte daha iyisini yapmaya çalışmalıyım.
The past can only be known, not changed. The future can only be changed, not known.
- Geçmiş sadece bilinir, değişmez. Gelecek ise sadece değişir, bilinmez.
In the near future, we will be able to put an end to AIDS.
- Yakın gelecekte, AIDS'e son verebileceğiz.
No one can tell what'll happen in the future.
- Kimse gelecekte ne olacağını söyleyemez.
The past can only be known, not changed. The future can only be changed, not known.
- Geçmiş sadece bilinir, değişmez. Gelecek ise sadece değişir, bilinmez.
She is likely to come.
- O muhtemelen gelecek.
The worst is still to come.
- Yine de en kötüsü gelecek.
What will happen in the eternal future that seems to have no purpose, but clearly just manifested by fate?
- Hiçbir amacı yokmuş gibi görünen ama var olmaktan başka bir kaderi olmadığı da açık olan bir sonsuzluktaki sonsuz gelecekte neler olacak?
And you have earned the new puppy that's coming with us … to the White House.
- Sen bizimle Beyaz Saray'a kadar gelecek yeni köpek yavrusu kazandın.
Will he be coming this evening?
- O bu akşam gelecek mi?
Bill will return next week.
- Bill gelecek hafta geri gelecek.
I want to study abroad next year.
- Gelecek yıl yurtdişinda öğrenim yapmak istiyorum.