I really look forward to your visit in the near future.
- Yakın bir gelecekteki senin ziyaretini gerçekten dört gözle bekliyorum.
These problems will be solved in the near future.
- Bu problemler yakın gelecekte çözülmüş olacak.
I want to be a pilot in the future.
- Gelecekte bir pilot olmak istiyorum.
My interest is in the future because I'm going to spend the rest of my life there.
- Merakım gelecekte çünkü hayatımın geri kalanını orada geçireceğim.
The worst is still to come.
- Yine de en kötüsü gelecek.
He is likely to come.
- O muhtemelen gelecektir.
What will happen in the eternal future that seems to have no purpose, but clearly just manifested by fate?
- Hiçbir amacı yokmuş gibi görünen ama var olmaktan başka bir kaderi olmadığı da açık olan bir sonsuzluktaki sonsuz gelecekte neler olacak?
Will he be coming this evening?
- O bu akşam gelecek mi?
He is not running in the coming election.
- O, gelecek seçime katılmıyor.
My sister will go to Tokyo next year.
- Kız kardeşim gelecek sene Tokyo'ya gidecek.
I want to learn Chinese next year.
- Gelecek sene Çince öğrenmek istiyorum.