We went to London last year.
- Geçen yıl Londra'ya gittik.
Thanks to the amusement park built last year, the city has become popular.
- Geçen sene kurulan lunapark sağolsun şehir popüler oldu.
Last year, my brother was late for school every day.
- Geçen sene kardeşim okula her gün geç kalırdı.
Spring has come later this year compared with last year.
- Geçen yılla karşılaştırıldığında bahar bu yıl geç geldi.
The passing car splashed muddy water on me.
- Geçen araba bana çamurlu su sıçrattı.
He was picked up by a passing ship.
- Geçen bir gemi tarafından rastgele bulundu.
The other day I met my former neighbour in the city.
- Geçen gün kentte eski komşuma rastladım.
Tom wondered what Mary would say if she knew he had spent the past week in Boston with Alice.
- Mary, onun geçen haftayı Alice ile Boston'da geçirdiğini bilseydi Tom Mary'nin ne söyleyeceğini merak ediyordu.
Tom calculated that he had given Mary over 34,000 dollars in the past six months.
- Tom Mary'ye geçen altı ay içinde 34,000 dolardan daha fazla verdiğini hesapladı.
Her mother passed away last year.
- Annesi geçen yıl öldü.
Her father passed away last week.
- Babası geçen hafta öldü.
I lost my camera the other day.
- Geçen gün kameramı kaybettim.
This is the same pencil that I lost the other day.
- Bu geçen gün kaybettiğim kalemin aynısı.
What he said yesterday is not consistent with what he had said last week.
- Dün söylediği geçen hafta söylediğiyle birbirini tutmuyor.
A burglar broke into the convenience store last month, but I heard the police caught him yesterday.
- Bir hırsız geçen ay bir markete girdi fakat polisin onu dün yakaladığını duydum.