Famous artists are pressed by journalists.
- Ünlü sanatçılara gazeteciler tarafından baskı yapılır.
I hope to be a journalist.
- Ben bir gazeteci olmayı umuyorum.
Tom intends to become a journalist.
- Tom bir gazeteci olmaya niyetleniyor.
Mr Ogata, the author of this book, used to be a newspaperman.
- Bu kitabın yazarı Bay Ogata eskiden bir gazeteciymiş.
If you want to be a newspaperman, you have to be observant.
- Gazeteci olmak istiyorsan dikkatli olmalısın.
Tom made up his mind to become a newspaperman.
- Tom bir gazeteci olmak için kararını verdi.
The newspaper boy delivers newspapers no matter what the weather is like.
- Gazeteci çocuk hava nasıl olursa olsun gazeteleri dağıtır.