Turkish - English
Definition of gıcırdatma in Turkish English dictionary
- gıcırdatmak
- {f} grit
- gıcırda
- {f} squeak
The squeaking of the door gets on my nerves.
-Kapının gıcırdaması sinirimi bozuyor.
- gıcırda
- {f} rasp
- gıcırda
- {f} rasping
- gıcırda
- {f} creak
The bed creaked again.
-Yatak gene gıcırdadı.
Creaking cars reach the furthest.
-Gıcırdayan arabalar uzağa ulaşır.
- gıcırdatmak
- squeak
- gıcırdatmak
- grate
- gıcırdatmak
- to make sth creak; (dişlerini) to gnash, to grind
- gıcırdatmak
- to grind, grate, gnash, or grit (one's teeth)
- gıcırdatmak
- gnash
- gıcırdatmak
- chatter
- gıcırdatmak
- to make (something) creak, squeak, or squeal
- gıcırdatmak
- screech
- gıcırdatmak
- scrape
- gıcırdatmak
- jar
- gıcırdatmak
- grind
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of gıcırdatma in Turkish Turkish dictionary
- Gıcırdatmak işi
- gıcırdatmak
- Gıcırtı çıkarmasına yol açmak
Related Terms
gıcırdatma
Hyphenation
gı·cır·dat·maResimler
History
Favorites