Turkish - English
Definition of güzel bir şekilde in Turkish English dictionary
- nice
That's not a very nicely asked question.
-O çok güzel bir şekilde sorulan bir soru değil.
Layla dressed nicely.
-Leyla güzel bir şekilde giyindi.
- smoothly
- beautifully
You handled that beautifully.
-Bunun güzel bir şekilde üstesinden geldin.
It's hard to find someone who writes Chinese as beautifully as he.
-Onun kadar güzel bir şekilde Çince yazan birini bulmak zordur.
- nicely
Layla dressed nicely.
-Leyla güzel bir şekilde giyindi.
That's not a very nicely asked question.
-O çok güzel bir şekilde sorulan bir soru değil.
- beauteous
güzel bir şekilde
Hyphenation
gü·zel bir şe·kil·deResimler
Favorites