güve

listen to the pronunciation of güve
Turkish - English
moth

That child felt secure in his mother's arms. - O çocuk annesinin kollarında güvenli hissetti.

Tom followed the moth outside the cabin. - Tom kabinin dışındaki güveyi izledi.

clothes moth
clothes moth, moth
(Tabiat Doğa) (böcek, haşere) clothes moth
casserole

I hope you like tuna noodle casserole. - Erişteli ton balığı güvecini sevdiğini umuyorum.

tent caterpillar moth
deck

Morning found them on deck. - Sabah onları güvertede buldu.

I went on deck from my cabin. - Kamaramdan güverteye gittim.

stewpan
güve ilacı
moth drug
güve dolu
mothy
güve yemez
mothproof
güve yemiş
moth-eaten
güve yeniği
moth hole
tombul güve
tussock moth
turkuaz güve
(Hayvan Bilim, Zooloji) turqoise moth
Turkish - Turkish
Tahtakurusu
Kurtçuğu deri, yapağı, yünlü kumaş ve dokuma yiyen pul kanatlılardan bir böcek (Tine pellionella)
Kurtçuğu deri, yapağı, yünlü kumaş ve dokuma yiyen pul kanatlılardan bir böcek
güve
Favorites