göç etmek

listen to the pronunciation of göç etmek
Turkish - English
migrate
immigrate
emigrate

I want to emigrate to Australia. - Avustralya'ya göç etmek istiyorum.

expatriate oneself
transmigrate
1. to migrate; to emigrate; to immigrate. 2. to move (from one dwelling place to another), migrate. 3. (for animals) to migrate
to migrate, to emigrate, to immigrate
flight
trek
to migrate
göç et
migrate

The blank spots have vanished from the maps. They have migrated to the history books. - Boş noktalar haritalardan kayboldu. Onlar tarih kitaplarına göç ettiler.

I wonder why birds migrate. - Kuşların neden göç ettiğini merak ediyorum.

göç etme
(Kimya) migrate
göç et
{f} expatriate
göç et
immigrate

He immigrated to Brazil in search of a better life. - O daha iyi bir yaşam aramak üzere Brezilya'ya göç etti.

I was born and raised in Lojbanistan, so my native language has been Lojban, but I immigrated with my family to Blueberryland, so my adopted language has been Interlingua. - Ben Lojbanistan'da doğup büyüdüm bu nedenle benim ana dilim Lojban oldu ama ben ailemle birlikte Blueberryland'e göç ettim, bu yüzden benim benimsediğim dil İnterlingua oldu.

göç etme
immigration
göç etme
emigration
göçetmek
cede
öbür dünyaya göç etmek
to pass on, die
öküz arabası ile göç etmek
trek
öteki dünyaya göç etmek
to pass on, die
Turkish - Turkish
hicret etmek
göç etmek
Favorites