full; wrapped; compressed; crowded

listen to the pronunciation of full; wrapped; compressed; crowded
English - Turkish

Definition of full; wrapped; compressed; crowded in English Turkish dictionary

packed
{s} tıka basa dolu

Stadyum heyecanlı seyirciyle tıka basa doluydu. - The stadium was packed with excited spectators.

Restoran her zaman tıka basa doludur. - The restaurant is always packed.

packed
dolmak
packed
(Ticaret) ambalajlanmış
packed
kalabalık
packed
{f} paketle

Çantaların paketlendi mi? - Are your bags packed?

Ben ambalajsız ya da 1 kilogramlık torbalarda paketlenmiş olarak pirinç satarım. - I sell rice in bulk or packed in 1 kilogram bags.

packed
{s} hıncahınç

Konferans salonu hıncahınç dolu. - The auditorium is packed.

Bu mekan hıncahınç dolu. - This place is packed.

packed
{s} ağzına kadar dolu
packed
{s} paketlenmiş

Hepiniz paketlenmiş ve hazır mısınız? - Are you all packed and ready?

Ben ambalajsız ya da 1 kilogramlık torbalarda paketlenmiş olarak pirinç satarım. - I sell rice in bulk or packed in 1 kilogram bags.

packed
toplanmış/kalabalık
packed
sıkıştırılmış
English - English
{s} packed
full; wrapped; compressed; crowded
Favorites