Yalnızca dondurmaları değil, dondurulmuş şerbet ve donmuş yoğurdu da severim.
- I like not only ice creams, but also sorbet and frozen youghurt.
Kemikler buzda donmuş olarak kaldı.
- The bones remained frozen in the ice.
Dondurulmuş yoğurda can atıyorum.
- I'm dying for frozen yogurt.
Buraya dondurulmuş balık getir.
- Bring the frozen fish here.
Gece o kadar soğuktu ki döndüğümde neredeyse donmuştum.
- The night was so chilly that when I returned I was almost frozen.
Dün yine çok soğuktu. Donmuş olabilirim.
- Yesterday it was so cold again. I may have frozen.
İliklerime kadar dondum.
- I was frozen to the bone.
Tom asla dondurulmuş elma almadı.
- Tom has never bought frozen apples.
... veterans. That we should freeze it for three years. So, in the immediate term, we make ...
... starting in the fiscal years 2011 that we should freeze discretionary spending, the ...