English - Turkish
Definition of from here, from this place, away in English Turkish dictionary
- hence
- bunun için
- hence
- bunun sonucu olarak
- hence
- bundan dolayı
- hence
- bu zamandan
- hence
- bu yüzden
- hence
- itibaren
- hence
- dolayısıyla
Tibetli kilim dokumacıları geleneksel tasarımlar ve düğümler kullanır. Dolayısıyla onların kilimleri basit, doğal bir görünüme sahiptir.
-Tibetan rug weavers use traditional designs and knotting. Hence their rugs have a simple, natural look.
- hence
- bu zamandan sonra
- hence
- şu andan itibaren
- hence
- buradan
- hence
- bu nedenle
- hence
- eski veya şaka Defol! Yıkıl
- hence
- a month hence bundan bir ay sonra
- hence
- henceforward bundan böyle
- hence
- Hencel ünlem
- hence
- (zarf) buradan, bundan, bundan dolayı, bunun için, bunun sonucu olarak, şu andan itibaren
- hence
- (belirli bir zaman) sonra
- hence
- bundan sonra
Teknik bir arıza nedeniyle, bu trenin hizmeti bundan sonra devam etmeyecektir.
-Due to a technical malfunction, this train's service will be henceforth discontinued.
- hence
- bu sebepten
Related Terms
English - English
Definition of from here, from this place, away in English English dictionary
- hence
Get thee hence, Satan!.
from here, from this place, away
Hyphenation
from here, from this place, a·wayPronunciation
Resimler
Favorites