formali̇te

listen to the pronunciation of formali̇te
Turkish - English

Definition of formali̇te in Turkish English dictionary

formalite
formality

It's just a formality. - O sadece bir formalite.

In general, young people dislike formality. - Genellikle genç insanlar formaliteden hoşlanmazlar.

formalite
circumstance
formalite
red tape
formalite
formality; red tape
formalite icabı
as a matter of form
formalite icabı
perfunctory

Tom gave Mary a perfunctory kiss. - Tom Mary'ye formalite icabı bir öpücük verdi.

formalite
(Kanun) solemnity
formaliteler
externals
resmi formalite
official formality
ıskoçya'da kıyılan formalite gerektirmeyen nikâh
Gretna Green marriage
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Fr. Resmi işlerin gerektirdiği muameleler
formalite
Önem verilmediği hâlde bir zorunluluğa bağlı olarak yapılan biçimsel davranış
formalite
Yerine getirilmesi kanunca zorunlu kılınan işlem
formalite
Yöntem veya yasaların gerektirdiği işlem. Önem verilmediği hâlde bir zorunluluğa bağlı olarak yapılan biçimsel davranış: "Bir, iki formalite sualinden sonra taburcu edilen birkaç çocuk..."- R. N. Güntekin
formalite
Yerine getirilmesi kanunca zorunlu kılınan işlem: "Formaliteleri tamamlamak için soluğu Ankara'da almış."- H. Taner
formalite
Yöntem veya yasaların gerektirdiği işlem