form metals with a swage

listen to the pronunciation of form metals with a swage
English - Turkish

Definition of form metals with a swage in English Turkish dictionary

upset
üzmek

Seni üzmek istemedim. - I didn't mean to upset you.

Tom'u üzmek istemiyorduk. - We didn't want to upset Tom.

upset
{i} bozulma

Peki Tom bugün nerede? Oh, karnında bir bozulma var. - So where's Tom today? Oh, he has an upset stomach.

upset
kahretmek
swage
kalıba basmak
swage
kalıpta dövmek
swage
baskı kalıbı
swage
Madeni eşyaya çekiçle vurarak biçim vermekte kullanılan kalıp
swage
böyle bir kalıpla şekil vermek
swage
{i} çekiçleme
swage
{f} dövmek (maden)
swage
{i} maden dövme
swage
{i} maden dövme kalıbı
upset
(isim) devrilme, alabora olma, bozulma, devirme, bozukluk, karışıklık, bozgun, beklenmedik yenilgi
upset
{s} bozulmuş, bozuk (mide)
upset
{f} altüst olmak
English - English
swage
upset
form metals with a swage
Favorites