English - Turkish
Definition of forgiveness; absolution; clemency in English Turkish dictionary
- pardon
- bağışlamak
- pardon
- affetmek
- pardon
- pardon
- pardon
- aman
- pardon
- (Politika, Siyaset) özel af
- pardon
- geçirmek
- pardon
- bağışlama
- pardon
- {f} hayatını bağışlamak
- pardon
- nasıl
Afedersiniz ,Downing sokağına burdan nasıl ulaşırım?
-Pardon me, how do I get to Downing Street from here?
- pardon
- suçunu bağışlamak
- pardon
- Katolik kilisesinde günahların affını satmaya yetkili ol
- pardon
- af suçunu bağışlama
- pardon
- buyur
- pardon
- Pardon me Pardon
- pardon
- {i} özür
Ben sizden özür dilemeliyim.
-I must beg your pardon.
Rahatsız ettiğim için özür dilerim, iyiliğin için çok teşekkürler.
-Pardon the bother, and many thanks for your kindness.
- pardon
- pardoner i
- pardon
- {i} af, bağışlama
Related Terms
English - English
Definition of forgiveness; absolution; clemency in English English dictionary
- {i} pardon
forgiveness; absolution; clemency
Hyphenation
forgiveness; absolution; Clem·en·cyPronunciation
Resimler
Favorites