foreshadow or presage

English - Turkish

Definition of foreshadow or presage in English Turkish dictionary

Related Terms

foretell

{f} kehanette bulunmak

harbinger

müjdelemek

foretell

önceden bilmek

foretell

geleceği haber vermek

foretell

önceden haber ver

Baykuşlar ölümü önceden haber verebilirler. - The owls foretell the death.

foretell

kestirimde bulunmak

harbinger

işaret

foretell

{f} önceden haber vermek

foretell

{f} mek

foretell

{f} (fore.told) önceden haber vermek; kehanette bulunmak

foretell

önceden söyle

foretell

{f} gaipten haber vermek

harbinger

{i} müjde

harbinger

(isim) haberci, müjdeci, işaret, müjde

harbinger

muştulamak

English - English

Definition of foreshadow or presage in English English dictionary

Annunciate

herald

Announce

harbinger

foretell

Hyphenation

fore·shad·ow or pres·age

Turkish pronunciation

fôrşädō ır presîc

Pronunciation

/fôrˈsʜadō ər ˈpresəʤ/ /fɔːrˈʃædoʊ ɜr ˈprɛsɪʤ/