Bir şüphelinin suçlu olduğunu ispatlamak için mahkemedeki savcılar iddialarını kanıtlamak zorundadır.
- Prosecutors in court have to substantiate their claims in order to prove a suspect is guilty.
Bu iddialar için hiçbir bilimsel dayanak yok.
- There is no scientific basis for these claims.
Tom'un patronu çok iş istiyor.
- Tom's boss demands a lot of work.
Kamuoyu cevapları istiyor.
- The public demands answers.
You must not give way to those demands.
- Du darfst diesen Forderungen nicht nachgeben.
Your demands are unreasonable.
- Deine Forderungen sind unvernünftig.