forbidden; not allowed

listen to the pronunciation of forbidden; not allowed
English - Turkish

Definition of forbidden; not allowed in English Turkish dictionary

banned
yasaklı
banned
yasakla

Trende sigara içmek yasaklanmıştır. - Smoking is banned in the train.

Buraya girişiniz yasaklandı. - You are banned from entering this place.

banned
yasaklanmış

Kaiforniyadaki restoranlarda sigara içmek yasaklanmıştır. - Smoking is banned in restaurants in California.

Horoz dövüşü birçok ülkede yasaklanmıştır. - Cockfighting is banned in many countries.

English - English
banned
forbidden; not allowed
Favorites