Definition of flexicurity in English Turkish dictionary
"Esneklik" ve "Güvence" kavramlarının bir araya getirilmesiyle oluşturulan güvenceli esneklik (flexicurity) işten çıkarmaların kolaylaştırıldığı, ancak işsiz kalanlara yüksek düzeyde güvence sağlanan bir sistem olarak özetleniyor."Güvenceli esneklik" kavramı, şiddetlenen küresel rekabet ortamında işverenlerin tercihini yansıtan "esnek çalışma" (çalışma saatlerinin değişkenliği, kısa vadeli kontratlar, parça başı ücret vb.) sistemi ile işçilerin ısrar ettiği kanunla korunan güvenceli çalışma arasında bir ara noktayı temsil ediyor
Definition of flexicurity in English English dictionary
A welfare state model with a proactive labour market policy, combining easy hiring and firing (flexibility for employers) and high benefits for the unemployed (security for the employees)
Flexicurity (a portmanteau of and ) is a welfare state model with a pro-active labour market policy. The model is a combination of easy hiring and firing (flexibility for employers) and high benefits for the unemployed (security for the employees). It was first implemented in Denmark by the social democratic Prime Minister Poul Nyrup Rasmussen in the 1990s
flexicurity
Pronunciation
Etymology
() Blend of flexibility and security, coined by Danish prime minister Poul Nyrup Rasmussen in the 1990s.