The government will provide interest-free loans to firms that participate in the program.
- Hükümet programa katılan firmalara faizsiz kredi sağlayacak.
Chinese firms have embarked on a quest to conquer the world market.
- Çinli firmalar dünya pazarını ele geçirme arayışına girdi.
The government will provide interest-free loans to firms that participate in the program.
- Hükümet programa katılan firmalara faizsiz kredi sağlayacak.
He was taken on by a large firm as a clerk.
- O büyük bir firma tarafından bir katib olarak alınmıştır.
International Business Machines Corporation, based in Armonk, New York, is the world's largest computer firm.
- Armonk, New York'ta bulunan IBM Şirketi dünyanın en büyük bilgisayar firmasıdır.
It is no concern of our firm.
- Bu, firmamızı ilgilendirmiyor.
We do business with that company.
- Biz o firma ile iş yaparız.
We have no business relations with the firm.
- Firmayla iş ilişkilerimiz yok.