finished with exactness, studied

English - Turkish

Definition of finished with exactness, studied in English Turkish dictionary

Related Terms

elaborate

özenle hazırlanmış

Tom Mary ve kendisi için özenle hazırlanmış bir yemek pişirdi. - Tom cooked an elaborate meal for Mary and himself.

Tom'un açıklaması özenle hazırlanmış. - Tom's explanation is very elaborate.

elaborate

{f} (on) ayrıntılarına girmek

elaborate

{f} detaylandır

Tom detaylandıramadığını söyledi. - Tom said he couldn't elaborate.

elaborate

{f} üzerinde durmak

elaborate

{s} özenli

Parti için özenli hazırlıklar yaptı. - She made elaborate preparations for the party.

elaborate

karmaşıklaştırmak

elaborate

girişik

elaborate

{f} özen göstermek

elaborate

detaylandırmak

elaborate

ayrıntılandırmak

elaborate

ayrıntılı

Futbol yöneticisi ayrıntılı bir yeni taktik denedi, ancak başarıya ulaşmadı. - The football manager tried an elaborate new tactic but it didn't come off.

Onun teorisi ayrıntılı soruşturmaya dayanmaktadır. - His theory is based on elaborate investigation.

elaborate

{s} karmaşık; girift, girişik

elaborate

dikkatle işlenmiş

elaborate

elaborate ayrıntı kat

elaborate

{s} dikkatle hazırlanmış

elaborate

{f} detaylandır: adj.ay

elaborate

{s} çok ayrıntılı ve çok iş isteyen

elaborate

tafsilâtlı

elaborate

(fiil) özen göstermek, üzerinde durmak, ayrıntılara inmek, açmak

English - English

Definition of finished with exactness, studied in English English dictionary

{a} elaborate

Hyphenation

fin·ished with exactness, stud·ied