Petri net.
The company nets $30 on every sale.
Her brest all naked, as net iuory, / Without adorne of gold or siluer bright .
I captured butterflies with a net.
- Kelebekleri bir fileyle yakaladım.
Can I get a kilo of tuna fish fillets please?
- Lütfen bir kilo ton balığı filetosu alabilir miyim?
They filed for a refund under their warranty.
I'd better file the bottoms of the table legs. Otherwise they will scratch the flooring.
The troops marched in Indian file.
Alet kutusunda bir eğen var mı?
- Do you have a file in the tool chest?
O bir eğe ile pası sildi.
- He rubbed the rust off with a file.
Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.
- Tom went to the police station to file an accident report.
Dosyalarımıza giriş için FTP'nin nasıl kullanılacağına dair bilgileri ekledim.
- I have attached instructions on how to use FTP to access our files.
Dosyayı hangi klasöre kaydettin?
- In which folder did you save the file?
Bir tırnak törpün var mı?
- Do you have a nail file?
Sen giyinirken tırnaklarımı törpüleyecek zamanım olacak.
- I'll have time to file my nails while you're dressing.
Tam burada Tom'un dosyasına sahibim.
- I have Tom's file right here.
.art dosyasının nasıl kullanılacağını bilmiyorum.
- I don't know how to use an art file (.art).
Bu iflasımızı sunmak zorunda olduğumuz anlamına mı geliyor?
- Does this mean that we have to file bankruptcy?
Bu komutun çıktısını o dosyaya yeniden yönlendirmenizi istiyorum.
- I want you to redirect the output of this command into that file.
Tom bize gösterdiğin dosyaya bakıyor.
- Tom is looking through the file you sent us.
Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.
- Tom went to the police station to file an accident report.
Windows ile eklentilere sahip olmak zorundasın,yoksa o dosyalarını okumaz.
- With Windows, you have to have extensions or it won't read your files.
Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.
- Tom went to the police station to file an accident report.
Bir hasar raporunu dosyalamak için mi geldin?
- Have you come to file a damage report?
Tek sıra halinde sıralan.
- Line up in single file.
Kulübeye yetişinceye kadar onu tek sıra izledik.
- We followed him single file till we reached the cabin.