Windows ile eklentilere sahip olmak zorundasın,yoksa o dosyalarını okumaz.
- With Windows, you have to have extensions or it won't read your files.
Tom yanlışlıkla harici hard disklerden birindeki tüm dosyaları sildi.
- Tom accidentally deleted all the files on one of his external hard disks.
Dosyaların geri kalanı nerede?
- Where are the rest of the files?
Windows ile eklentilere sahip olmak zorundasın,yoksa o dosyalarını okumaz.
- With Windows, you have to have extensions or it won't read your files.
O bir eğe ile pası sildi.
- He rubbed the rust off with a file.
Alet kutusunda bir eğen var mı?
- Do you have a file in the tool chest?
Dosyalarımıza giriş için FTP'nin nasıl kullanılacağına dair bilgileri ekledim.
- I have attached instructions on how to use FTP to access our files.
Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.
- Tom went to the police station to file an accident report.
Dosyayı hangi klasöre kaydettin?
- In which folder did you save the file?
Ödünç alabileceğim bir tırnak törpün var mı?
- Do you have a nail file I could borrow?
Alet kutusunda bir törpün var mı?
- Do you have a file in the tool chest?
Bana şimdi Tom'un dosyası lâzım.
- I need Tom's file now.
Tom'un dosyasını tekrar gözden geçiriyorum.
- I've been going over Tom's file.
Bu iflasımızı sunmak zorunda olduğumuz anlamına mı geliyor?
- Does this mean that we have to file bankruptcy?
Bize verdiğin dosyaya göre Tom henüz liseden mezun olmadı.
- According to the file you gave us, Tom hasn't yet graduated from high school.
Bu komutun çıktısını o dosyaya yeniden yönlendirmenizi istiyorum.
- I want you to redirect the output of this command into that file.
Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.
- Tom went to the police station to file an accident report.
Windows ile eklentilere sahip olmak zorundasın,yoksa o dosyalarını okumaz.
- With Windows, you have to have extensions or it won't read your files.
Bir hasar raporunu dosyalamak için mi geldin?
- Have you come to file a damage report?
Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.
- Tom went to the police station to file an accident report.
O, dosyaları alfabetik olarak sıraladı.
- She sorted the files in alphabetical order.
Çocuklar tek sıra halinde üst kata çıktı.
- The children went upstairs in single file.
They filed for a refund under their warranty.
I'd better file the bottoms of the table legs. Otherwise they will scratch the flooring.
The troops marched in Indian file.
I captured butterflies with a net.
- Kelebekleri bir fileyle yakaladım.
Can I get a kilo of tuna fish fillets please?
- Lütfen bir kilo ton balığı filetosu alabilir miyim?
... system fires up. When it's done, all my working files are trashed, and the bootloader confirms ...
... keystrokes. It stores all my files, all my screens in an encrypted blob that the state ...