figure, body structure

listen to the pronunciation of figure, body structure
English - Turkish

Definition of figure, body structure in English Turkish dictionary

build
plan yapmak veya kurmak
build
{f} inşaatçılık yapmak
build
{f} kurmak

O yürürken onun beyni yüzlerce harika şeyler planlamakla, yüzlerce hayaller kurmakla meşguldü. - As he walked along, his brain was busy planning hundreds of wonderful things, building hundreds of castles in the air.

Bu fabrikayı kurmak, uzun bir zamana ve bir sürü paraya mal oldu. - It took a long time and a lot of money to build this factory.

build
{i} (insan için) yapı, bünye, fizik
build
(Bilgisayar) oluşturma

Renk koordinasyonu ile ilgili Kelly'nin raporunda sunulan bilginin alternatif bir teori oluşturmada faydalı olacağı anlaşilmaktadır. - The information presented in Kelly's paper on color coordination is seen to be of use in building up an alternative theory.

Bir uygulama oluşturmamız gerekiyor. - We need to build an app.

build
monte etmek
build
(Bilgisayar) yerleştir

Antenler tercihen binanın en yüksek kısmına yerleştirilmeli. - Antennas should be placed on the highest part of the building, preferably.

build
(Bilgisayar) kurgu
build
(Bilgisayar) oluşturuyor
build
yapmak

Yani sonuçta, Web'i dil öğrenmede daha iyi bir yer yapmak için biz Tatoeba ile sadece temelleri inşa ediyoruz. - So ultimately, with Tatoeba we are only building the foundations… to make the Web a better place for language learning.

Onlar evi yapmak için altı ay harcadılar. - They spent six months building the house.

build
yapı

Onlar bir ev yapıyorlar. - They are building a house.

Para spor salonunun yapımı için ayrılmıştır. - The money was appropriated for building the gymnasium.

build
{i} vücut yapısı
build
{i} yaradılış
build
{f} yapı yapmak, inşa etmek
build
{f} toplanmak
build
{f} örmek
build
{f} toplamak
build
{f} kümelenmek
build
{f} yapmak, kurmak, yaratmak
build
{f} güvenmek
English - English
{i} build
figure, body structure
Favorites