fetvâ

listen to the pronunciation of fetvâ
Turkish - English

Definition of fetvâ in Turkish English dictionary

fetva almak
to obtain a fetwa
fetva vermek/çıkarmak
1. to give a fetwa. 2. (Konuşma Dili) to lay down the law (when one has no right to do so)
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Bir hâdise, bir muâmele hakkındaki hükm-ü şer'îyi ehli olanın haber vermesi ve o hükme dair verilen mâlumat, bilgi
İslam hukuku ile ilgili bir sorunun dinî hukuk kurallarına göre çözümünü açıklayan, şeyhülislam veya müftü tarafından verilebilen belge
(Osmanlı Dönemi) bir mesele hakkında ehil olan kimse tarafından verilen dînî hüküm
FETVA EMİNİ
(Osmanlı Dönemi) Şeyhülislâm kapısındaki Fetvahane'nin başında bulunan zata verilen ünvandır. Şeyhülislâma sorulan şer'i meselelerin fetvalarını hazırlamak, istida ile vukubulan suallere cevap vermek ve şer'iyye mahkemelerinden verilen ilâmları tetkik etmek vazifeleriyle mükellefti. Maiyyetinde Fetvaemini muavini, İlâmat müdür ve mümeyyizi, başmüsevvit, müsevvit gibi ulema ve fukahadan müteaddit memurlar vardı.Fetva eminleri, en yüksek ilim sahipleriyle beraber memuriyetlerinin unvanlarına münasib olarak emin, fakih ve müt