Bu fabrika parçalardan bitmiş ürünlere kadar ölçünlenmiş entegre üretim sistemi kullanmaktadır.
- This factory uses an integrated manufacturing system standardized from parts on through to finished products.
Ben okula vardığımda yarış zaten bitmişti.
- When I got to school, the race had already finished.
Ben yemeği tamamen bitirmedim.
- I haven't quite finished eating.
Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi.
- Tom finished off the ice cream that was in the freezer.
Programa göre proje tamamlandı.
- They finished the project on schedule.
İşim zaten 15 Ocak'ta tamamlandı.
- My work was already finished on January 15th.
Resim onun tarafından zaten bitirilmişti.
- The picture has already been finished by him.
Aylar süren müzakerelerin ardından, barış antlaşması tamamlandı.
- After months of negotiations, the peace treaty was completed.
Dan Brown 1998 yılında Dijital Kaleyi yayınlandı. O, beş yıl sonra başka bir best seller Da Vinci Şifresini tamamlandı.
- In 1998, Dan Brown released Digital Fortress. Five years later he completed another best seller, The Da Vinci Code.
Raporu yazmayı bitirdim.
- I finished writing the report.
Raporu yazmayı bitirdim.
- I've finished typing the report.
Aylar süren müzakerelerin ardından, barış antlaşması tamamlandı.
- After months of negotiations, the peace treaty was completed.
Yeni demiryolu henüz tamamlanmış değildir.
- The new railway is not completed yet.
Ev ödevin ne zaman hazır olacak?
- When will your homework be finished?
Neredeyse hazır mısın?
- Are you almost finished?