Onun kökeninden dolayı, Kanada İngilizcesi hem Amerikan hem de İngiliz İngilizcesi ile ilgili özelliklere sahiptir.
- Because of its origins, Canadian English has features of both American and British English.
Bu bir özellik, bir hata değil.
- It's a feature, not a bug.
The CD will feature music from all over the world.
Dil ders kitapları sadece iyi insanları ön plana çıkarmaktadır.
- Language textbooks often feature only good people.
Benzer simaları olduğu için polisin iki kişiyi birbiriyle karıştırmış olması muhtemel.
- It is likely that the police confused the two individuals as they both had similar facial features.
O gerçekten yumuşak yüz hatlarına sahip.
- He has really soft facial features.
Tom'un yüz hatları ve tavırları babasınına çok benzer.
- Tom's facial features and mannerisms are very much like those of his father.
Benzer simaları olduğu için polisin iki kişiyi birbiriyle karıştırmış olması muhtemel.
- It is likely that the police confused the two individuals as they both had similar facial features.
Tom'un yüz hatları ve tavırları babasınına çok benzer.
- Tom's facial features and mannerisms are very much like those of his father.
O gerçekten yumuşak yüz hatlarına sahip.
- He has really soft facial features.
Tom'un yüz hatları ve tavırları babasınına çok benzer.
- Tom's facial features and mannerisms are very much like those of his father.
O gerçekten yumuşak yüz hatlarına sahip.
- He has really soft facial features.
O bölgenin doğal özelliklerinin bazılarından bahsedebilir misiniz?
- Can you tell us about some of the natural features of that area?
Onun kökeninden dolayı, Kanada İngilizcesi hem Amerikan hem de İngiliz İngilizcesi ile ilgili özelliklere sahiptir.
- Because of its origins, Canadian English has features of both American and British English.
Onun kökeninden dolayı, Kanada İngilizcesi hem Amerikan hem de İngiliz İngilizcesi ile ilgili özelliklere sahiptir.
- Because of its origins, Canadian English has features of both American and British English.
O, ince yontulmuş özelliklere sahip bir kızdı.
- She was a girl with finely chiseled features.
all the powres of nature, / Which she by art could vse vnto her will, / And to her seruice bind each liuing creature; / Through secret vnderstanding of their feature.
Our sales division promised our client a feature in our software that is currently not feasible for us to implement, which will certainly lead to feature creep.
The printer's anti-features made it hardly worth using: the small $40 ink cartridges get blacklisted after first use to prevent refilling.
Godzilla is one of the classic creature features.
the broad-featured son of a farmer.
This month's featured products are on the first page of the catalogue.
... The first feature I want to tell you about is ...
... and artists using the same make available off-line feature that Chris showed you for ...