fazla, çok

listen to the pronunciation of fazla, çok
Turkish - English

Definition of fazla, çok in Turkish English dictionary

çok fazla
too much

Too much drinking will make you sick. - Çok fazla içmek seni hasta edecek.

You must not eat too much ice-cream and spaghetti. - Çok fazla dondurma ve spagetti yememelisin.

çok daha fazla
much more
çok fazla
very much, so much, too much (uncountable = sayılamayan nesneler için), too many, very many, so many (countable = sayılabilen nesneler için)
yanınızda taşımak için çok fazla şey almışsınız
You have too much carry on baggage
çok fazla
devilish
çok fazla
excessively

She smokes excessively. - O çok fazla sigara içiyor.

çok fazla
mightily
çok fazla
over

The reason Tom got sick was because he overate. - Tom çok fazla yediği için hastalandı.

She's making money hand over fist with the business she started. - O başladığı işle çok çok fazla para kazanıyor.

çok fazla
far too much

He drinks far too much beer. - O çok fazla bira içer.

You smoke far too much. You should cut back. - Çok fazla sigara içiyorsun. Azaltmalısın.

çok fazla
too many

We have too many classes. - Çok fazla sınıfımız var.

Tom has missed work way too many times. - Tom çok fazla defalarca işi kaçırdı.

çok fazla
like blazes
çok fazla
damn
çok fazla
overmuch
çok fazla inşaa etmek
overbuild
çok fazla miktar
superabundance
çok fazla miktar
oodles
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) MALÎ
fazla, çok
Favorites