faydalılık

listen to the pronunciation of faydalılık
Turkish - English
efficacy
usefulness
salutary
fayda
benefit

There are many benefits to being beautiful. - Güzel olmanın bir sürü faydası vardır.

Nowadays we are apt to forget the benefits of nature. - Bugünlerde doğanın faydalarını unutmaya meyilliyiz.

fayda
advantage

She often takes advantage of his ignorance. - O, sık sık onun cehaletinden faydalanır.

He saw no advantage in waiting any longer. - Daha fazla beklemenin hiçbir faydası olmadığını anladı.

fayda
profit

A wise person profits by his mistakes. - Akıllı bir kişi hatalarından faydalanır.

fayda
utility
fayda
{i} use

This book may well be useful to you. - Bu kitap sana epey faydalı olabilir.

I found that the machine was of no use. - Ben makinenin faydası olmadığını anladım.

fayda
(Latin) utilitas
fayda
good

It's good for your health to get up early in the morning. - Sabah erken kalkmak sağlığın için faydalıdır.

Is eating fish good for you? - Sizin için balık yemek faydalı mı?

fayda
interest
fayda
compensation
fayda
virtue
fayda
effectuality
fayda
profitability
fayda
efficacy
fayda
serviceableness
fayda
usefulness
fayda
behoof
fayda
gain

Ill-gotten gains never benefit anyone. - Haksız kazançların kimseye faydası olmaz.

fayda
grist
fayda
(Hukuk) advantage, benefit
fayda
service
fayda
stead
fayda
avail

He availed himself of the 'off-and-on' holidays to visit his native country. - Doğduğu ülkeyi ziyaret etmek için ara sıra tatillerden faydalandı.

fayda
handiness
fayda
use, utility, value, benefit, advantage
Turkish - Turkish

Definition of faydalılık in Turkish Turkish dictionary

fayda
Yarar, kâr: "Bunların faydasından geçtik, zararlarını görmeyelim."- M. Ş. Esendal
fayda
(Osmanlı Dönemi) menfaat
Fayda
(Osmanlı Dönemi) MİNVAL
fayda
Yarar, kâr
fayda
(Osmanlı Dönemi) fâide
faydalılık
Favorites