Emniyet kemerini bağla.
- Fasten your seatbelt.
O ona emniyet kemerini bağlamasını tavsiye etti.
- She advised him to fasten his seat belt.
Gerdanlığının tokasını kapadı.
- She fastened the clasp of her necklace.
Araba sürerken emniyet kemerini bağla.
- Fasten your seat belt while driving.
Sürücü bize emniyet kemerlerimizi bağlamamızıı tavsiye etti.
- The driver advised us to fasten our seat belts.
Lütfen emniyet kemerinizi bağlayın.
- Please fasten your seat belt.
Emniyet kemerini bağla.
- Fasten your seatbelt.
Emniyet kemerinizin güvenle bağlanmış olduğundan emin olun.
- Please make sure that your seat belt is securely fastened.
O, atın yükünü iple bağladı.
- He fastened the horse's pack with a rope.
İtmeli düğmeler, çocuk kıyafetleri için pratik bir bağlayıcıdır.
- Push buttons are a practical fastener for children's clothes.
İtmeli düğmeler, çocuk kıyafetleri için pratik bir bağlayıcıdır.
- Push buttons are a practical fastener for children's clothes.
Emniyet kemerinizin güvenle bağlanmış olduğundan emin olun.
- Please make sure that your seat belt is securely fastened.
The sailor fastened the boat to the dock with a half-hitch.