Tom didn't notice the bullet holes in the wall.
- Tom duvardaki kurşun deliklerini farketmedi.
He's bound to notice your mistake.
- Onun hatanı farketmesi kesin.
It's easier to recognize other people's mistakes than our own.
- Başkalarının hatalarını fark etmek kendi hatlarımızı farketmekten daha kolaydır.