Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
fariza
Turkish - English
Definition of
fariza
in Turkish English dictionary
obligation, duty
obligation
Turkish - Turkish
Definition of
fariza
in Turkish Turkish dictionary
Tanrı buyruğu
Şeriata uygun bir biçimde mirasçılara düşen pay
Yapılması gerekli ödev, görev
Related Terms
FARÎZA
(Osmanlı Dönemi)
Fık: Ölen bir kimsenin mirasından mirasçılara düşen hisse, pay
FARÎZA
(Osmanlı Dönemi)
Borç, vazife. Allah'ın açık emri olup, yapılması şart olan vazife
FARİZA
(Hukuk)
Yapılması gerekli ödev; kaçınılmaz görev
fariza
Hyphenation
fa·ri·za
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
fariza
wharf rats
dost birlik esas bilgi unsurları
ırrespectively
shame, modesty, bashfulness utanç, utanm..
takanak
önemli bir kimsenin beğendiği kadın
More...
Clear
Favorites
More...
Clear