Sen sadece kendini bir fantezi ile teselli ediyorsun!
- You're just comforting yourself with a fantasy!
Bu fantezi kitap gösterişli çok güzel büyülerin bir birbirini izlemesidir ve onun yerine bu onu sıkıcı yapar.
- This fantasy book is a succession of really flashy magical spells and that makes it boring instead.
Tom bir hayal dünyasında yaşıyor.
- Tom lives in a fantasy world.
Hayali gerçekten ayıramıyor musun?
- Can't you divorce fantasy from reality?
Interlingua sizin için sadece bir fantazi metafor kalacak mı?
- Will Interlingua remain just a fantasy metaphor for you?
Fantazi çoğu zaman sanatın anasıdır.
- Fantasy is often the mother of art.
Yoksulluk içinde yaşamak, bazı kadınların fantezisidir. Onlar bunun biraz romantik olduğunu düşünüyorlar.
- Living in poverty is some women's fantasy. They think it's somewhat romantic.