family; lineage

listen to the pronunciation of family; lineage
English - Turkish

Definition of family; lineage in English Turkish dictionary

nation
{i} millet

Hayatını milleti için verdi. - He gave his life for the nation.

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. - Sovereignty unconditionally belongs to the nation.

nation
{i} ulus

Hayatım boyunca, tüm dünyada seyahat etmekten ve birçok farklı uluslarda çalışmaktan büyük zevk aldım. - Throughout my life, I've had the great pleasure of travelling all around the world and working in many diverse nations.

Deniz Günü, temmuz ayının üçüncü pazartesi günü kutlanan, Japonya'nın ulusal bayramlarından biridir. - Sea Day is one of the Japanese national holidays celebrated on the third Monday in July.

nation
nation tün milletemaritime nation denizci millet
nation
denizden geçinen millet
nation
ülke

ABD'de ülke çapındaki bir ankete göre Müslümanların terörle bağlantılı olduğu yaygın bir inançtır. - It is a prevalent belief, according to a nationwide poll in the United States, that Muslims are linked with terrorism.

Amerika, kendisinin dünyanın en özgür ülkesi olduğundan hoşlanıyor. - America fancies itself the world's freest nation.

nation
kavim
English - English
nation
family; lineage
Favorites