Turkish - English
Definition of fahiş in Turkish English dictionary
- fancy
- exorbitant
- out of sight
- stiff
- extravagant
- extortionate
- steep
- unreasonable
- prohibitive
- excessive
- unconscientious
- excessive, exorbitant, steep, stiff, extortionate
- prohibitory
- (Ticaret) exaggerated
- (Kanun) illicit
- abnormal
- criminal
- ruinous
- fahiş fiyat
- overcharge
- fahiş faiz
- ruinous interest
- fahiş faiz
- gombeen
- fahiş faiz
- law usurious interest
- fahiş fiyat
- excessive price, exorbitant price
- fahiş fiyat
- extortion
- fahiş fiyat
- fancy price
- fahiş fiyat
- exorbitant price
- fahiş fiyat
- exorbitant price, criminal price
- fahiş fiyat istemek
- stick it on
- fahiş fiyatla satmak
- overcharge
- fahiş kira
- rack rent
- fahiş kira almak
- rack rent
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of fahiş in Turkish Turkish dictionary
- Ölçüyü aşan, aşırı, çok fazla
- Ahlaka ve törelere uygun olmayan
- FAHİŞ
- (Osmanlı Dönemi) Çok bahil. Nekir ve yaramaz şey
- FAHİŞ
- (Hukuk) Aşırı, ağır
- FAHİŞ
- (Osmanlı Dönemi) Haddi tecavüz eden. Mübalâğalı
- FAHİŞ
- (Osmanlı Dönemi) Ahlâka uymaz ve terbiyesiz olan
- FAHİŞ FAİZ
- (Hukuk) Yasaların belirlediği faiz oranlarını aşan faiz
- FAHİŞ FİYAT
- (Hukuk) Normalin üzerinde aşırı fiyat
- FAHİŞ KAR
- (Hukuk) Normalin üzerinde aşırı kazanç