The noise caused me to jump back.
- Gürültü benim geriye fırlamama neden oldu.
The boomerang hurtled whistling through the air.
- Bumerang havada ıslık çalarak fırlatıldı.
The rockets were fired from a launching pad.
- Roketler bir fırlatma rampasından ateşlendi.
After an hour of waiting, the launch of the rocket was cancelled.
- Bir saatlik beklemeden sonra, roketin fırlatılışı iptal edildi.
Tom dashed out of the room.
- Tom aceleyle odadan dışarı fırladı.
He dashed out of the store.
- O, dükkândan dışarı fırladı.
The boomerang hurtled whistling through the air.
- Bumerang havada ıslık çalarak fırlatıldı.