Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
fâsıla
Turkish - English
Definition of
fâsıla
in Turkish English dictionary
{i}
interruption
check
cessation
interval, interruption, break, pause, cessation
parenthesis
leg
discontinuance
truce
discontinuation
broke
chasm
discontinuity
abscission
discontinuanceation
lull
Related Terms
fasıla vermek
to make a break; to interrupt
Turkish - Turkish
Definition of
fâsıla
in Turkish Turkish dictionary
Aralık, ara, kesinti
Aralık, ara, kesinti: "Kısa bir fasıladan sonra kadının sesi tekrar işitildi."- R. N. Güntekin
(Osmanlı Dönemi)
ara
ara
Related Terms
FASILA
(Hukuk)
Ara
FÂSILA
(Osmanlı Dönemi)
Mebhas
FÂSILA
(Osmanlı Dönemi)
Mevsim
FÂSILA
(Osmanlı Dönemi)
Bend. Kısım. Bölük. Durak
BİLA FASILA
(Hukuk)
Ara vermeden, kesintisiz
fâsıla
Hyphenation
fâsı·la
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
fâsıla
interrogates
to belong; to pertain
diş kirası
astar boyası
pre-
More...
Clear
Favorites
More...
Clear