Taro concentrated on memorizing English words.
- Taro, İngilizce kelimeleri ezberlemek üzerinde yoğunlaştı.
Learning a language involves memorizing countless thousands of words.
- Bir dil öğrenmek sayısız binlerce kelimeyi ezberlemeyi gerektirir.
The methods of forced memorization are often effective.
- Ezberleme yöntemleri genellikle efektiftir.
Mathematics is not just the memorization of formulas.
- Matematik sadece formülleri ezberlemek değildir.
It took me an hour to memorise the poem.
- Şiiri ezberlemek bir saatimi aldı.
It took me two hours to memorize this sentence.
- Bu cümleyi ezberlemek iki saatimi aldı.
An actor has to memorize his lines.
- Bir aktör sözlerini ezberlemek zorundadır.
The hardest part of learning a language is knowing the vocabulary by heart.
- Dil öğrenmenin en zor kısmı kelime bilgisini ezberlemektir.
Do you know a good way to memorize new vocabulary?
- Yeni kelimeler ezberlemek için iyi bir yol biliyor musunuz?
You should memorize as many English words as possible.
- Mümkün olduğunca çok sayıda İngilizce kelime ezberlemelisin.
A player has to memorize words.
- Bir oyuncu sözleri ezberlemek zorundadır.
We had to learn the poem by heart.
- Şiiri ezberlemek zorunda kaldık.
The hardest part of learning a language is knowing the vocabulary by heart.
- Dil öğrenmenin en zor kısmı kelime bilgisini ezberlemektir.