eyepiece of a telescope, microscope, etc

listen to the pronunciation of eyepiece of a telescope, microscope, etc
English - Turkish
bir teleskop, mikroskop, vb mercek
eyeglass
gözlük

Günümüzde sevginin gözlükleriyle görüyorum. - I see through the eyeglasses of love nowadays.

Siyah gözlükler kör meslektaşımın gözlerini örter. - Black eyeglasses cover the eyes of my blind colleague.

eyeglass
{i} gözlük camı
eyeglass
{i} tek gözlük
eyeglass
dürbünde göz camı
eyeglass
monokl
English - English
eyeglass