extremely; very

listen to the pronunciation of extremely; very
English - Turkish

Definition of extremely; very in English Turkish dictionary

nation
{i} millet

Hayatını milleti için verdi. - He gave his life for the nation.

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. - Sovereignty unconditionally belongs to the nation.

nation
{i} ulus

Hayatım boyunca, tüm dünyada seyahat etmekten ve birçok farklı uluslarda çalışmaktan büyük zevk aldım. - Throughout my life, I've had the great pleasure of travelling all around the world and working in many diverse nations.

Kanada civarında bir yerde birkaç dönüm karla ilgili iki ulusun savaşta olduğunu ve bu güzel savaşa tüm Kanada'nın değdiğinden daha çok para harcadıklarını bilirsiniz. - You know that two nations are at war about a few acres of snow somewhere around Canada, and that they are spending on this beautiful war more than the whole of Canada is worth.

nation
nation tün milletemaritime nation denizci millet
cruelly
z. zalimce, acımasızca, insafsızca
cruelly
zalimce

Zalimce davranılan hayvanları görmek istemiyorum. - I don't like to see animals cruelly treated.

Bir çocuğa çok zalimce davranmak utanç verici. - It's shameful to treat a child so cruelly.

cruelly
acı vererek/zalimce
nation
denizden geçinen millet
cruelly
insafsızca
nation
ülke

Batılı ülkeler doları güçlendirmek için baş başa verip düşünüyorlar. - Western nations have to put their heads together to strengthen the dollar.

Amerika, kendisinin dünyanın en özgür ülkesi olduğundan hoşlanıyor. - America fancies itself the world's freest nation.

nation
kavim
very ill, extremely sick
çok, çok hasta hasta
cruelly
son derece
cruelly
aşırı
English - English
cruelly
nation

I'm nation sorry for you. -- Mark Twain.