expression of desire; request; petition; hence, invocation or imprecation

listen to the pronunciation of expression of desire; request; petition; hence, invocation or imprecation
English - Turkish

Definition of expression of desire; request; petition; hence, invocation or imprecation in English Turkish dictionary

wish
{f} dilemek

Sana iyi şans dilemek için geldim. - I came to wish you good luck.

Anneme mutlu yıllar dilemek istiyorum. - I'd like to wish my mom a happy birthday.

wish
{i} arzu

Tanrı ile konuşma arzusu saçmadır. İdrak edemediğimiz birisiyle konuşamayız. - The wish to talk to God is absurd. We cannot talk to one we cannot comprehend.

Onun arzusu iyi bir öğretmen olmaktır. - Her wish is to become a good teacher.

wish
{i} dilek

Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir. - It's an American tradition to make a wish on your birthday.

Bu harika günde bütün en iyi dileklerimle. - All the best wishes on this wonderful day.

wish
{i} istek

O, ebeveynlerinin isteklerine karşı çıktı ve yabancı ile evlendi. - She went against her parent's wishes, and married the foreigner.

Babanızın çabuk iyileşmesi için isteklerim. - My wishes for your father's rapid recovery.

wish
{f} dile

Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir. - It's an American tradition to make a wish on your birthday.

O, yirmi yıl önce doğmuş olmayı diledi. - She wished she had been born twenty years earlier.

wish
{f} 1. Dilek belirtir: I wish you'd shut up. Sen bir sussan. I wish they'd come today. Bugün bir gelseler. I wish they were coming today. Gönül
wish
{i} isteme

Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir. - Jane wishes she could see sumo in England.

Romalılar, imparatorluğun çöküşünü istemedi, ama oldu. - Romans did not wish for the fall of their empire, but it happened.

wish
Dilek belirtir: I wish you'd shut up. Sen bir sussan. I wish they'd come today. Bugün bir gelseler. I wish they were coming today. Gönül
wish
istemek

Ken onun İngilizcesini tazelemeyi istemektedir. - Ken wishes to brush up his English.

Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir. - Jane wishes she could see sumo in England.

wish
{i} umut
wish
{f} umut etmek
English - English
wish
expression of desire; request; petition; hence, invocation or imprecation

    Hyphenation

    ex·pres·sion of desire; request; petition; hence, in·vo·ca·tion or im·pre·ca·tion

    Pronunciation

Favorites