expressing an ongoing action or state

listen to the pronunciation of expressing an ongoing action or state
English - Turkish

Definition of expressing an ongoing action or state in English Turkish dictionary

continuous
devamlı

Tüketim toplumu ev atıklarındaki devamlı bir artışa katkı sağlıyor. - The consumerist society contributes to a continuous increase in the amount of household waste.

continuous
{s} sürekli

Yaşamanın maliyeti sürekli yükseliyor. - The cost of living is going up continuously.

Ayırdedilebilir bir işlev her yerde süreklidir. - A function that is differentiable everywhere is continuous.

continuous
{s} aralıksız

Yağmur üç gün boyunca aralıksız yağdı. - It rained continuously for three days.

continuous
(Bilgisayar) sürekli yazıcı
continuous
continuously mütemadiyen
continuous
(Tıp) Devamlı, fasılasız
continuous
{s} devam eden
continuous
aynı sayfa
continuous
(printer) sürekli (yazıcı)
continuous
{s} zincirleme
English - English
continuous
expressing an ongoing action or state

    Hyphenation

    expressing an on·go·ing ac·tion or state

    Turkish pronunciation

    îkspresîng ın ôngōîng äkşın ır steyt

    Pronunciation

    /əkˈspresəɴɢ ən ˈônˌgōəɴɢ ˈaksʜən ər ˈstāt/ /ɪkˈsprɛsɪŋ ən ˈɔːnˌɡoʊɪŋ ˈækʃən ɜr ˈsteɪt/
Favorites