O hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
- That won't change anything.
Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum.
- I don't know anything about her family.
Bu, onları bir ders kitabı için, bir uygulama için, bir araştırma projesi için, her şey için yeniden serbestçe kullanabileceğin anlamına gelir.
- This means you can reuse them freely for a textbook, for an application, for a research project, for anything!
Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın.
- If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage.
Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?
- Can you see anything in there?
Ondan daha küçük herhangi bir şeyin yok mu?
- Don't you have anything smaller than that?
Senin için ne olsa yapmaya hazırım.
- I am quite willing to do anything for you.
Misako hakkında hiç bir şey duydun mu?
- Do you ever hear anything about Misako?
Bu şimdiye kadar gördüğüm hiç bir şeye benzemiyor.
- That doesn't look like anything I've ever seen.