express greetings upon meeting someone

listen to the pronunciation of express greetings upon meeting someone
English - Turkish

Definition of express greetings upon meeting someone in English Turkish dictionary

greet
selamlaşmak
greet
{f} selam vermek
recognise
f., İng., bak. recognize
greet
selam çakmak
greet
selamlama

Beni selamlamayı unuttun mu? - Did you forget to greet me?

O beni selamlamak için ayağa kalktı. - He rose to his feet to greet me.

recognise
(Ticaret) tahakkuk etmek
greet
selamlamak

Ziyaretçi sınıfa girdiğinde onu selamlamak için ayağa kalktık. - When the visitor entered the room, we stood to greet him.

Ben de onu selamlamak istiyorum. - I want to greet him, too.

greet
selamla

Birbirimizi selamladık. - We exchanged greetings.

O, onu neşeyle selamladı. - She greeted him cheerfully.

recognise
tanı

Beni hatırlıyor musun? Hayır. Hayret. Beni tanımamana şaşırdım! Tanımamız gerekiyor mu? - Remember me? No. Well, well. I'm surprised you don't recognise me! Are we supposed to?

Ben kendi türümü tanıyabilirim. - I can recognise my own kind.

recognise
(Ticaret) gerçekleşmek
greet
selamlaşmak selamla/karşıla
greet
{f} çarpmak
greet
{f} kutlamak

Seni kutlamak için uğrayamadım, çünkü acelem vardı. - I could not stop by to greet you because I was in a hurry.

greet
{f} karşılaşmak
greet
{f} karşılamak

Tom Mary'yi karşılamak için oradaydı. - Tom wasn't there to greet Mary.

Paul beni karşılamak için Roma'ya geldi. - Paul came to Rome to greet me.

English - English
recognise
greet
recognize
express greetings upon meeting someone

    Hyphenation

    ex·press greetings up·on meet·ing some·one

    Turkish pronunciation

    îkspres gritîngz ıpän mitîng sʌmwʌn

    Pronunciation

    /əkˈspres ˈgrētəɴɢz əˈpän ˈmētəɴɢ ˈsəmˌwən/ /ɪkˈsprɛs ˈɡriːtɪŋz əˈpɑːn ˈmiːtɪŋ ˈsʌmˌwʌn/
Favorites