Tom köprünün ortasına yakın üç patlayıcı bıraktı.
- Tom planted some explosives near the middle of the bridge.
Onların patlayıcıları var.
- They've got explosives.
Patlayıcı madde imha ünitesi patlamamış bombayı güvenli bir şekilde imha etti.
- The explosive ordnance disposal unit safely disposed of the unexploded bomb.
Patlayıcılar bir çöp kutusunun içine saklanmıştı.
- The explosives were hidden in a trash bin.
Onların patlayıcıları var.
- They've got explosives.
Patlayıcılar bir çöp kutusunun içine saklanmıştı.
- The explosives were hidden in a trash bin.
Onların patlayıcıları var.
- They have explosives.
He has an explosive personality.
explosive fire.
... need technical engineering skills in order to build explosive devices ...