excessive, disproportionate; improper; not owed

listen to the pronunciation of excessive, disproportionate; improper; not owed
English - Turkish

Definition of excessive, disproportionate; improper; not owed in English Turkish dictionary

undue
yakışıksız
undue
yasaya aykırı
undue
çok fazla
undue
(Ticaret) uygun olmayan
undue
usule aykırı
undue
aşırı
undue
uygunsuz
undue
{s} vadesi gelmemiş
undue
{s} yersiz

Yersiz alarm için hiç sebep yok. - There is no cause for undue alarm.

undue
{s} usulsüz
undue
{s} yasaya aykırı, usule aykırı: undue seizure yasaya aykırı el koyma
undue
lüzumsuz
undue
manasız
undue
{s} kanunsuz
English - English
{s} undue
excessive, disproportionate; improper; not owed
Favorites